Zamanın cildimizde bıraktığı izleri silmek, daha sıkı ve pürüzsüz bir cilde kavuşmak hepimizin hayali. Ancak pek çok kişi cerrahi operasyonların risklerinden veya uzun iyileşme süreçlerinden çekiniyor. Lazer tedavileri ise genellikle kış aylarını beklemeyi gerektiriyor. Peki, hem yazın hem kışın güvenle uygulanabilen, cildi soyup dökmeden derinlemesine yenileyen bir teknoloji olduğunu söylesem?

Dr. Filiz Gültekin olarak kliniğimde en sık uyguladığım ve sonuçlarından en memnun kaldığım teknolojilerin başında Altın İğne, tıbbi adıyla Fraksiyonel Radyofrekans geliyor.

Gelin, sivilce izlerinden ince kırışıklıklara, gözenek probleminden elastikiyet kaybına kadar pek çok sorunda mucizeler yaratan bu teknolojiyi yakından tanıyalım.

Altın İğne Nedir ve Neden “Altın”dır?

Bu tedaviye “Altın İğne” denmesinin sebebi, işlemde kullanılan başlıkların ucundaki mikro iğnelerin gerçekten altın kaplama olmasıdır. Altın, doğadaki en iyi iletkenlerden biridir ve aynı zamanda insan dokusuyla en uyumlu (biyouyumlu) metallerdendir.

Sistem, bu altın kaplı mikro iğneler aracılığıyla cildin alt katmanlarına Radyofrekans (RF) enerjisi gönderilmesi prensibiyle çalışır. İğneler cildin yüzeyine zarar vermeden doğrudan dermise (cildin orta tabakasına) iner ve enerjiyi oraya bırakır.

Nasıl Çalışır? Cildin Uyanış Çağrısı

Cildimiz yaş aldıkça veya hasar gördükçe (sivilce izleri gibi), kendini onarma mekanizması yavaşlar. Kolajen ve elastin üretimi düşer.

Altın iğne tedavisi, cilde kontrollü ve mikroskobik hasarlar verir. Cilt altına giren iğneler ve verilen ısı enerjisi, beyne şu mesajı gönderir: “Burada bir hasar var, hemen onar!” Bu uyarıyı alan vücut, o bölgeye hücum ederek yoğun bir şekilde Taze Kolajen ve Elastin üretmeye başlar.

Sonuç? Cilt içeriden dışarıya doğru kendini yeniler, sıkılaşır ve pürüzsüzleşir. Üstelik bunu cildin yüzeyini soymadan, yakmadan yapar. 

Altın İğne Nelerde Etkilidir?

Bu teknolojiyi benim için vazgeçilmez kılan şey, çok yönlü olmasıdır. Tek bir cihazla birçok farklı cilt sorununa çözüm sunabiliyoruz:

• Leke Tedavisi: Cilt tonunu eşitleyerek güneş lekeleri, akne sonrası lekeler ve pigmentasyon sorunlarının görünümünü hafifletmeye yardımcı olur.
• Yüz ve Gıdı İnceltme: Radyo frekans enerjisi ile yağ dokusunda kontrollü küçülme sağlayarak yüz hattının daha ince, daha net görünmesine katkı sağlar.

• Ameliyatsız Yüz Germe ve Sıkılaştırma: Elastikiyetini kaybetmiş, hafif sarkmaya başlamış yanaklar, çene hattı ve boyun bölgesinde cilt kalitesini artırarak toparlanma sağlar.
• Sivilce İzi (Skar) Tedavisi: Özellikle çukurlaşmış sivilce izlerinin tedavisinde en etkili yöntemlerden biridir. Cilt altındaki iyileşmeyi tetikleyerek çukurların dolmasını sağlar.
• Gözenek Sıkılaştırma: Genişlemiş gözenekleri daraltarak cilde daha pürüzsüz ve “porselen” gibi bir görünüm verir.
• İnce Kırışıklıklar: Göz çevresi, dudak üstü gibi hassas bölgelerdeki ince çizgileri açar.
• Vücut Çatlakları: Hızlı kilo alıp verme veya doğum sonrası oluşan çatlakların görünümünü hafifletir.
• Aşırı Terleme: Koltuk altına uygulandığında ter bezlerini baskılayarak aşırı terlemeyi azaltır.

Mevsimsiz Güzellik: Yazın Yapılabilir Mi?

Lazer tedavilerinin çoğu (CO2 Fraksiyonel Lazer gibi), cildin üst tabakasını soyduğu için yaz aylarında uygulanamaz; aksi takdirde leke riski oluşur.

Ancak Altın İğne tedavisinin en büyük avantajı, mevsim kısıtlamasının olmamasıdır. Enerji cildin yüzeyine değil, doğrudan altına verildiği için cilt yüzeyinde kabuklanma veya soyulma yapmaz. Bu sayede, güneş koruyucu kullanmak şartıyla yazın da güvenle uygulanabilir. Sosyal hayatınızdan kopmadan güzelleşmeye devam edebilirsiniz.

Uygulama Süreci ve İyileşme Dönemi

• Acı Hissi: İşlemden 30 dakika önce güçlü bir anestezik krem uygulanır. Bu sayede işlem sırasında hissedilen acı minimumdur, hastalarımız genellikle hafif bir batma ve sıcaklık hissinden bahseder.
• İşlem Süresi: Tüm yüz uygulaması ortalama 30-40 dakika sürer.
• İyileşme: İşlemden sonra yüzde güneş yanığına benzer bir pembelik oluşur. Bu kızarıklık 1-2 saat içinde hafifler ve genellikle ertesi güne tamamen geçer. Yüzde gözle görülür bir kabuklanma olmaz, minik mikro kabuklar oluşur ancak bunlar makyajla kapatılabilir ve 3-4 gün içinde kendiliğinden dökülür.

Kaç Seans Gerekir?

Cildin ihtiyacına göre değişmekle birlikte, en iyi sonuçlar için genellikle ayda 1 kez toplamda 4-5 seans öneriyoruz. İlk seanstan itibaren cildin parlaklığında ve canlılığında fark görülmeye başlar, asıl sıkılaşma ve izlerin iyileşmesi ise kolajen üretimi tamamlandıkça (işlemden 1 ay sonra) belirginleşir.